27 Mayıs 2013 Pazartesi

Sen bilemezsin


Kimse kimsenin defterini okuyamiyor.
Kimse kimsenin gozlerinden bakamiyor.
Kimse kimsenin agzindan konusamiyor.
Kimse kimsenin kulagindan duyamiyor.
Kimse kimsenin kalbiyle yasayamiyor,hissedemiyor,beyniyle algilayamiyor ve baskasinin suurunu tasiyamadigi icin..her hangi biri icin ben onu kesinlikle oldugu gibi tanidigimi iddia edebilir miyim?

Edemedigim gibi bilemem..
Bilemedigim icin de sonuc cikartamam,karar veremem hukum veremem.

Dolayisiyla..

Kardesimin kalbindekileri bilmem asla mumkun degil.
Dusuncelerini bilmem mumkun olabilir bir nebze belki ama kalbinin icini bilmem mumkun degil..

Baktim da carsiya indigimde kardesimin etegi uzun bluzu kisaysmis..
Sac gorunecek gibi topuz biraz fazla abartilmis gibi..

Boyle gordugum anda ben Seytan yaklasir yanima..
Ilk Seytan yaklasir olur yanima bilirim..

Neden?

Neden kardesimin kaslari gozleri batarken gozume gayri muslimin veya kafirin ki sirin gorunuyor?
Hatta neden onlarin yaptiklari hem cazip hem kolayca kopyalanabilecek hemen hayatima tatbik edilebilecek tarzda seyler oldugunu dusunuyorum?..

Caizligini uygunlugunu dinime ve inancima binbir zorlukla Islami bir hayati tasarlama cabamin sonucundaki zorlugu es gececek derecede guzel gosteriliyor bana acaba?

Neden o kardesimin daracik etegine takilip kaldim dakikalarca?..neden her ayrintiyi inceleme zahmetine koyuldum neden oyle bir ruh haline burundum acaba?..

Neden carsi pazardayken gozlerim ozellikle 'tesetturlu' kardesimin goruntusu mesgul eder beynimi?..

Neden..

Benim oldugunu,benden oldugunu,ortak noktalarimizin mevcut oldugu ortak inancimiz BIR Rabbimiz,ayni onderimiz ayni kutsal kitabimiz oldugunu o zaman hatirlarim?..

Sinirleniyorum..

Alevleniyor,parliyorum..

Neden?

Allah bizi birbirimizi ortmek,korumak,savunmak,duzeltmek onarmak SEVMEK ve yukseltmek icin yarattigi gibi elbet bizleri birbirimiz ile de imtihan edecektir..

Seytan da ayagimizi kaydirmak icin,fitme cikartmak icin,bolmek icin,parcalamak icin o sevmedigim giyim tarzini,o benim hoslanmadigim sac ve bas baglama tarzini  gozume soka soka nefsimle ve nihayetinde kardesimle cetin bir savasa suruluyor beni..

Yanlisi gosteriyor..
Dogrulari fark ettirmeden orterek.
Ters gosteriyor..
Aynayi kendime cevirmeme musaade edip dusundurmeyerek.

Cirkin gosteriyor..
Guzelliklerini sifirlayarak,her kardesimin ben uzantim oldugunu unutturarak..kardesimi sevmeden Cennete girmemin asla mumkun olmadigimi beynimde silerek..

Fitneci..
Fesatci..

Boyle yapar Seytan..boyle calisir belki..

Kardesimin..en kucuk kusurunu gorunce veya fark edince buyuk ayibini duzeltmesi icin temiz suurumu cevrimdisi birakarak beni bloke ediyor..
Kardesimin yanlislarini,kusurlarini,hatalarini ZOOM'layarak icime dusuruyor,bizi birbirimize dusuruyor bizi birbirimizle kirip geciyor..

Guzel gecsin gununuz..

Blog Calismalarim
Blog Calismalarim

”Bu Dünyada Çiçeklere Bakmak İçin Cehennemin Çatısında Yürüyoruz,Haydi Gelin,Çatıya Çıkalım!”

22 yorum:

  1. aynı konu dün benim arkadaş grubumda da konuşuldu, tevafuk :)
    peygamberimiz bile 'kalbini mi açıp baktın' diye uyarırken, biz sanki kuralları biz koymuşuz ve mükemmel olan bizmişiz gibi yargılayıp, yorum yapıyoruz maalesef..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Oldurulecek diye sahabinin kilici altindaki kafirin Allaha inandim deyisi degil mi..ki evet Efendimiz sahabiye ''kalbini acip baktin mi'' sozleri cok cok dogru,bilemeyiz,uuarmakla en uygun uslup ile izah etmekle vazifelendirmisiz..bir bakmissin bir gun her mumin kadinin iffetini somurerek yasayan tamamen degismis her mumin kadinin iffet abidesi bir kadina donusmustur..Alkah hakkiyla uyaranlardan eyler insallah,sevgiler.

      Sil
  2. Ama hataları görünce tepki göstermek yerine nezaketen uyarmak en doğrusu. Hatta görevimiz. Emr-i bi'l ma'rûf ve nehy-i anil münker (الأمر بالمعروف و النهي عن المنكر), "İyiliği emretmek ve kötülükten men etmek" gerek. Zira bu her müslümana farzdır. Tâbî üslûbuna uygun olarak.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tepki gostermek gerekir kardesim gerekir dinden sogutmadan kovdurmadan insallah..dua ile nasihat ile bizzat halimiz ile gostererek ornek olarak ve tabii ki en yakin cevremizdeki katdeslerimizden sozumuzun etkisinin daha cok olacagi icin baslayarak..umit ediyorum ki her birimiz en yakin olanini uyarmakla nasihat etmekle baslarsa bir cok sey duzelecektir..EvelAllah..sevgiler.

      Sil
  3. Her insan kendindeki eksiği görür önce başkalarında. Kendinde ne eksik varsa o dikkatini çeker hep. Kilo problemi olanların diğer insanlara bakarken ilk zayıf mı şiman mı olmasına baktığı, dikkatini ilk o çektiği gibi...
    Tenkit de önce bizi yer bitirir aslında sonra da sevaplarımızı....
    Oysa insan önce kendi topuğundaki çamura bakmalı başkası boyunca çamura batmış olsa bile... Hem kim bilebilir ki kimin Allah'a daha yakın olduğunu...
    Allah'a sığınmak lazım
    Allah razı olsun yazı için

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Amin canim amin..bu konuyla alakali bilgin cercevesinde el atmani cok isterim kardesim,sevgiler.

      Sil
  4. “Hâl ile halledilmedik hiçbir mesele yoktur”

    Ama!!!

    "Niçin yapmayacağınız, yapmadığınız şeyleri söylüyorsunuz? Böyle şeyleri söylemek, yapmadığını söylemek, yapmayacağını söylemek Allah'ın indinde çok büyük kızgınlığa, gazab-ı ilâhinin çekilmesine sebep olur." (Saf: 2-3)

    Efendimiz (aleyhisselam) hadis-i şeriflerinde hâl diliyle konuşmayanları şöyle tasvir eder.

    "İnsanlara hayrı, doğru yolu, güzel şeyleri, Allah'ın rızasına uygun ahkâm öğreten, ama kendisi onu işlemeyen âlim neye benzer? Kendisi yanıp etrafı aydınlatan kandile benzer." (Hadis-i Şerif)

    "Bir kişi ki, insanları bir söze, bir işe teşvik ediyor, davet ediyor, yapın diyor ama kendisi yapmıyorsa; o daima Allah'ın gazabı, gölgesi altındadır, bu işten vazgeçinceye kadar yahut söylediği sözü kendisi tutup, tavsiye ettiği işi kendisi yapıncaya kadar... Şunu yapın, bunu yapın dediği hususu kendisi yapıncaya kadar Allah'ın gazabındadır." (Hadisi Şerif)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah yumusaktir,yumusak huylulari sever..dilegimiz o ki evet uyaralim evet anlatalim evet gosterelim ..tabii ki halimizle evvela halimizle mutlaka halimizle..Zaman cetin ve zor,fitnelerin sayisi yok yani uyarayim derken asarsin ince cizgiyi baska tarafa kayarsin mazallah..soyledigin cok dogru kardesim ne suphe..Allah yardimcimiz olsun azmimizi merhametimizi aklimizi artirsin insallah.

      Sil
    2. Ayrıca bunu da eklemek istedim:

      Hazreti Mevlana hâl dilinin olduğu yerde kâl dilinin gereksizliğini anlatmaya çalışırken şöyle der: “Harfi, sesi, sözü birbirine vurup parçalayayım da bunlar olmaksızın seninle konuşayım.”

      Hazret, bu ifadesiyle, bir şeyler anlatmak için illa sözlü ve şatafatlı cümlelere gerek olmadığını, hâl diliyle, içteki samimiyetle meselenin hallolabileceğini ifade eder.

      Sil
    3. Ashab Hakkariye gittiklerinde orada yasayanlar bir hafta sonra islama gecmisler..neden?ashab yabanci dil bilmeden,anlatmadan bunun olmasina nasil sebep oldular?..tabii ki islami yasayis tarzlari yani halleriyle..Bir hafta bile demek ki yeteelidir bazen..Paylastiklarin cok guzel kardesim Allah razi olsun,sinirlenerek vurarak kirarak kimse sarilmaz dinimize..sunu da unutmamak gerek..Allah dilemrzse kimse hidayete eremez..sevgiler.

      Sil
  5. Amin inşallah...

    “İmâm-ı A'zam'a atfedilen bir menkıbeyi, konumuza ışık tutması bakımından müsaadenizle zikretmek isiyorum:

    O dönemde bir çocuğa bal dokunuyordur; çocuğa onca 'yeme' tavsiyelerine rağmen, o yine bal yemeye devam eder. Derken bir gün elinden tutup Hazreti İmâm'ın huzuruna getirir ve 'Bu çocuk bal yiyor; biz yememesini istememize rağmen o yemeye devam ediyor.' derler. Hazreti İmâm: "Götürün, bu çocuğu 40 gün sonra bana getirin." der. Kırk gün sonra yeniden getirilir. İmâm çocuğu karşısına alır ve bal yememesini tavsiye eder. Çocuk kalkarken babasının elini öper ve 'Babacığım, bir daha bal yemeyeceğim.' der. Oradakiler: "Ya İmâm, ilk getirdiğimiz zaman niçin nasihat etmeyip de, bizi kırk gün beklettiniz?" diye sorduklarında, İmâm onlara şöyle cevap verir:

    "Siz, çocuğu bana getirdiğiniz gün ben bal yemiştim. Eğer kendi yaptığım bir şeyden onu vazgeçirmeye çalışsaydım ihtimal nasihatim makes bulmayacaktı. Bu kırk gün içinde, ben onu vücudumdan atıp da öyle nasihat etmek istedim."

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Allah razi olsun..Allahim yerli yerine ulastirsin insallah..cok etkilendim.

      Sil
  6. Yüce Mevlam hepimizden razı olsun.. Amin inşallah.

    YanıtlaSil
  7. canım çok güzel yazmışsın yine evet bir kapalı görünce hemen kusuru gözümüze batıyor ama açıklar hiç dikkatimizi çekmiyor.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ucuz mutluluklar blog sahibesi Kubra kardesim cok guzel aciklamis yorumunda bu mevzuyu..Allah hakkiyla ortunen,islami yasayanlardan etsin kardesim kimse mukemmel degil,sevgiler sana.

      Sil
  8. Canımsın, Ben kapalı değilim, ama kapıların kusurlarını yanlış veya hatalarını insanların gözüne gözüne sokan, ballandıra ballandıra eleştiren kötüleyenden nefret ediyorum. Gıpta etmek örnek almak gerekirken nefret aşılamaya şeytanı alkışlamaya ne gerek var..
    her koyun kendi bacağından asılırken kusur aramaya çalışmak niye hele hele teseddürlü insanımızdan. Benim anam Hacı elhamdülüllah. Bizede kısmet olur inşallah. Ben birçok dosta sahibim açık yada kapalı. Ama kusur aramayan, karalamayan.. Karalayandan kusur arayandan nefret ederim. Senin kusur olarak gördüklerini açık hali ile yapanları niye eleştirmiyorsun dediğim zaman kötü diyorlar bana. Desinler.
    Benim kalbim senin düşüncelerine alkış tuttu, saygı duydu gönülden paylaştı bilesin..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Vuslatim yarin kim ne durumda nasil uyanacagini bilemeyiz..eskiden bende kiziyordum tesetturu yerle bir ederek ortunmeye calisanlardan degil,soyunanlardan lakin zamanla bakis acim degisti..dilegim o ki tesetturun hakkini vererek ortunmek,sergilenmek her anlamda her mekanda hos degildir..yorumun icin tesekkur ederim insallah anlayis yumusaklik ve merhametimizle ortelim soyunanlari belki bilmiyorlar belki zorla baski gordukleri icin ortunuyor veya henuz hakkini vermeye hazir degiller..dua ve nasihat ile,sevgiler.

      Sil
  9. "Ey iman edenler! Hiçbir insan başka insanları alaya alıp küçümsemesin, belki o alaya alıp küçümsedikleri, kendilerinden daha hayırlı olabilirler. Ve hiçbir kadın da başka kadınları küçümseyip alaya almasın, belki de onlar kendilerinden daha hayırlı olabilirler. Ve hiçbirinin başka birinde ayıplar arayıp onu karalamasın ve kınamasın. Kötü lakaplarla sataşıp atışıp birbirinizi aşağılamayın. İman ettikten sonra kötü bir ad sahibi olmak ne çirkin şeydir. Artık her kim bu yasak ettiği şeylerden tevbe edip dönmezse, işte onlar yaratılış gayesine aykırı yaşayanlardır." (Hucurat: 49/11)

    dua ile ablam

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Rahman razi olsun ablacim,seni aramizda gormek vallahi cok guzel.

      Sil
  10. CANIM ÖYLE BİR KONUYA DEĞİNMİŞSİNKİ
    ZAMAN ZAMAN AYNI SIKINTIYI BENDE RUHUMDA TAŞIYORUM
    KENDİME KIZIYORUM
    YARABBİ NEFSİMİN ELİNDE BENİ ESİR ETME DİYORUM
    BİRDE İMAMI RABBANİ H.Z LERİNİN MEKTUBATI ŞERİFDEKİ BİR SÖZÜ BENİM ÇOK HOŞUMA GİDER
    BİR KİMSE KENDİNİ FRENK KAFİRİNDEN DAHA AŞAĞI GÖRMEDİKÇE HAKİKİ MÜSLÜMAN OLAMAZ
    BU SÖZDEN ALINACAK ÇOK DERSLER VAR
    RABBİM UYGULAMAYI NASİP ETSİN
    ALLAHA EMANET OL
    ÖZLEMİŞİM SİZİ
    KERMESLERDEN NEFES ALAMADIM.PERŞEMBE GÜNÜ İSTANBULDAKİ SON KERMESİMİZ AÇILIYOR
    DUA BEKLİYORUM

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Hosgeldin ablacim ne guzel bir soz ile geldin Allah razi olsun..en kisa zamanda dinlenerek aramizda olmani diliyorum,sevgiler :)

      Sil

Recent in Recipes

SON YAZILAR