PKK

6 Aralık 2008 tarihinde göstericilerle polis arasında çıkan çatışmalarda polis tarafından ''kazaran'' bir Yunan çocuk öldürüldü..
Bu çatışmaların konu ve amacından çok ilgi doğal olarak o çocuğun ölümüne yöneldi.
Yönelmekle kalmadı..halk kınadı yadırgadı beklenmedik bir tepki gösterildi adeta..beklenmedik evet ama umulmayan veya yakışmayan değil,dikkat edin.
Halk her aracı kullanarak bu olayı kınadı sokaklara çıktı evlerine panolar astı mesajlar gönderdi..gösteriler düzenledi hatta isyan etti adalete karşı..16 yaşındaki çocuğu öldüren polisin yargılanıp cezalandırılması gecikmedi..ömür boyu hapis cezası.
Kısa ve öz yazmak isterim..
Yunanistan halkını savunmuyor ne de burada yaşadığım için övüyorum,zaten övülecek yanları inanın ki azdır ama bir cocuk öldürüldü diye tepkisini gizlemeyen uzaktan dualar göndererek yetinen bir millet olmadığını kısaca sindiren bir toplum olmadıklarını vurgulamak istedim.
Biz sindiriyoruz..dün yapılan saldırı hakkında çarşaf çarşaf yazılar var bu gün..sonuç?
Sonuç?...
Sonuç ne?..
Laf etmek yerine oturduğumuz yerden yazmak çizmek görüş bildirmek hatta bazıları daha ileriye gidip bu durumu arac edinerek göze girme takdir edilme imkanı görerek laf etmenin pek de büyük bir marifet olmadığını düşünüyorum.

Devlet konuşmasın,yapsın.halk konuşmasın yapsın göze göz dişe diş demiş Efendimiz....ben buradan izlemekten görmekten o kadar yoruldum ki..Türk-Kürt davasını konuşacak boyda değilim,politika zaten yapamam bir insan olarak yazıyorum,sadece..ama TR vatandaşı olsaydım ordaki vatandaşa verilen haklara sahip olsaydım anamı babamı gencini yaşlısını alarak çıkardım sokağa...zehir yavaş yavaş verilir kurbağanın suyu yavaş yavaş ısıtılır..bu duruma Türk halkının alışmasından gerçekten korkuyorum..
Bu gün sizin evden kaldırılabilirdi o cenazeler..bayramın 3'ncü günü üstelik..


Kapılarımız çelikten olabilir...
Rabbim çelikten kalp göstermesin..


Rabbimden ölenlere rahmet diliyorum..

..